top of page

E Devlet Uygulamaları

  • Yazarın fotoğrafıburakalemdar

E TİCARET EĞİTİMİ: E TİCARETE GİRİŞ


e ticaret stok durumu


***Aşağıda yer alan bilgiler, Ticaret Bakanlığı E-Ticaret Akademisi tarafından sağlanan ÜCRETSİZ E TİCARET EĞİTİMİ kapsamında sunulan "E-TİCARETE GİRİŞ" eğitimi belgelerini içermektedir. Dilerseniz PDF FORMATINDA sunulan eki bilgisayarınıza indirirerek daha sonra yeniden de inceleyebilirsiniz.



 
E-Ticarete Giriş Eğitimi
.pdf
PDF dosyasını indir • 2.15MB
 

E-TİCARETE GİRİŞ


“Elektronik ticaret” veya “e-ticaret”, çevrimiçi olarak yapılan ticari işlemleri ifade eden bir terimdir. Basit bir ifadeyle; “internet üzerinden ürün veya hizmet alımı” olarak tanımlanmaktadır. İnternet kullanarak herhangi bir şey satın alınması veya satılması, e-ticaret faaliyetine dahil olmak anlamına gelmektedir. Günümüzde internet kullanan insanların birçoğu bir şekilde e-ticaret aracılığı ile alışveriş yapmaktadır.

İlk e-ticaret, 1970’li yıllarda yapılmıştır. The Guardian gazetesinde yer alan bir habere göre, Stanford Üniversitesi'ndeki öğrencileri, Arpanet hesapları ve okulun yapay zekâ laboratuvarını kullanarak Massachusetts Teknoloji Enstitüsü’nde (MIT) okuyan öğrencilere satış yapmıştır. Teknik anlamda bir ağ kullanılarak yapılan ilk elektronik alışveriş, bu satış olarak görülmektedir. Ancak, günümüzdeki anlamıyla ilk e-ticaret 1994 yılında Pizza Hut firması tarafından yapılmıştır (1). Böylece Pizza Hut, internet üzerinden pizza satarak, “ilk e-ticareti yapan şirket” unvanı almıştır. 

İnsanların ihtiyaçları arttıkça ve çeşitlendikçe internet tabanlı ticaret de artmaktadır. Dünya çapındaki e-ticaret satışları 2017 yılında 2,4 trilyon dolara ulaşmıştır. Bu rakamın 2021 yılında yaklaşık 5 trilyon dolar olacağı öngörülmektedir (2). İşletmeden tüketiciye (B2C) e-ticaret pazarının liderleri olan Çin, Amerika, Japonya ve İngiltere, küresel e-ticaret pazarındaki söz sahibi konumlarını daha da üst seviyelere taşımaktadır.

Her yıl artan bir ivme gösteren e-ticaret, Türkiye’de de daha fazla temas alanı bulmaktadır. Türkiye, 2018 yılında bireysel internet kullanım oranında ve mobil geniş bant abone sayısında önemli bir büyüme sergilemiştir. Mobil kanallar, alışverişte yeni bir norm olarak göze çarparken, sosyal medya pazarları da etkinliğini artırmıştır. Türkiye’de e-ticaretin toplam perakende ticaret içindeki payı 2018 yılında %5,5’e yükselmiş; her yıl ortalama %30’luk bir büyüme kaydedilmiştir (3).

E-ticaret pastasından pay almak isteyen firmalar, e-ticaret ekosisteminin kurallarını öğrenmek ve buna göre strateji geliştirmek zorundadır! Bu devasa ekosistemde yer alabilmek için e-ticaret sitesi nasıl kurulur? Hedef pazar nasıl belirlenir? Hangi sektörlerde çevrimiçi satış yapmak mantıklıdır? Tüm bu sorular ve onlarcası e-ticarette başarının basamaklarıdır.

Yeni nesil e-ticaret algoritmaları ve yasal düzenlemelerle e-ticaret daha güvenli bir ortamda yapılabilmektedir. Bunun ortaya çıkardığı yeni durum, yatırımcıları ve girişimcileri sanal mağazalara yönlendirmektedir. Yirmi yılı aşan bir geçmişe sahip e-ticaret, geleceğin ticari faaliyetlerinde daha fazla yer alacaktır.




E-Ticarete Nasıl Başlanır?


E-ticarete; e-ticaretin anlamını, kapasitesini, yöntemlerini ve uygulamalarını öğrenerek başlanabilir. Sektörünüzün e-ticaret kapasitesi de ilk olarak bilinmesi gerekenler arasında yer almaktadır. Bu konuda devlet destekli e-ticaret eğitim programlarından veya özel e-ticaret platformlarından destek alınabilmektedir.

E-ticarete giriş yaparken aşağıdakiler dikkate alınmalıdır:

1. Online pazar yerleri: Yeni bir e-ticaret sitesi açmak tabii ki gereklidir. Ancak ilk olarak yerel veya küresel perakende sitelerinde mağaza açarak e-ticarete adım atabilirsiniz. Bu; sipariş alınması, kargo ve iade süreçleri gibi konularda tecrübe kazandıracaktır.

2. Şirket: Ülkemizdeki mevzuata göre e-ticaret yapmak için şirket kurma şartı aranmamaktadır. Esnaflar ve esnaf olmayan diğer gerçek kişiler de e-ticaret yapabilmektedir. Gelir sağlandığı için vergi kaydı açılması gerekmektedir; ancak bu durumun bile istisnaları vardır. E-ticaret için şirket kurulmak istenirse şirket türü önemli değildir. Fiziksel mağazası olan bir şirket, farklı bir şirket kurmadan ürünlerini doğrudan e-ticaret mağazasında satışa sunabilir. Şahıs şirketi veya adi ortaklık kurmak, maliyeti en düşük seçenektir.

3. Domain ve hosting: E-ticaret için şirket kurarken internet sitesi ismi de tescil ettirilebilir. Bu süreçte alan adı (domain) ve web barındırma (hosting) hizmeti alınmalıdır.

4. Kurulum ve ürün maliyetleri: E-ticaret sitesinin kurulumu, tasarımı, yazılımı ve her türlü altyapı hizmetleri için bütçe ayırmak gerekir. Site uygulamaları ve ürün tedariki için iyi bir maliyet hesaplaması yapılmalıdır.

5. Ürünlerin belirlenmesi: E-ticaret, detaylı iş planı gerektirir. İnternetten hangi ürünler daha çok satılıyor? Hangi günlerde hangi ürünleri vitrine koymak gerekir? Rakip sitelerde neler yapılıyor? Bu ve benzeri soruların cevapları, iyi bir satış ve pazarlama hedefi için gereklidir.  

6. Ödeme yöntemleri: E-ticaretin en önemli faktörlerinden biri de ödeme yöntemleridir. İnternet sitesinde güvenli bir ödeme altyapısı kurulmalıdır. Kredi kartı ile ödeme sistemi, EFT veya havale, dijital cüzdan ve sanal POS gibi dijital ödeme yöntemlerinin altyapısı için bankalarla anlaşma yapmak gerekir. Kapıda ödeme yöntemi de yaygın bir ödeme türüdür. Türkiye’de en yaygın kullanılan ödeme yöntemlerinden biridir.

7. Kargo hizmetleri: Sanal mağazadan ürün satıldığında gönderileri müşterilere ulaştıracak kargo şirketleri ile anlaşma yapılmalıdır. Kargo şirketleri ile yapılan anlaşmaların içeriği, pazarda rekabet avantajı sağlayabilir.

8. Yazılım desteği: E-ticarette internet sitesi, mağazanın vitrinidir. Bu sebeple altyapısının çok iyi olması gerekir. Sanal mağazanın mevcut ve gelecekteki ihtiyaçlarına göre yazılım geliştirilmelidir. Gerektiğinde yazılım güncellemeleri yapılabilmelidir.

9. Dijital pazarlama araçları: E-ticaret sitesini kurmak ve ürünleri sergilemek, müşterilerin siteyi ziyaret etmesi için yeterli değildir. Sitede özgün metinsel içerikler yer almalı ve Arama Motoru Optimizasyonu (SEO) yapılmalıdır. Farklı amaçlarla kullanılan dijital pazarlama araçlarının entegre edilmesi de siteye internet trafiği çekmenin yollarındandır.

10. Sosyal medya: E-ticaret sitesine müşteri bulmanın en pratik yollarından biri sosyal medyadır. Sosyal medya hesaplarından ilgi çekici görsel ve metinsel içerikler paylaşılmalı ve reklamlar yapılmalıdır. Yeni takipçiler kazanmak için sosyal medya aktif olarak kullanılmalıdır.

11. Dijital reklam: Reklam, gerçek dünyada olduğu gibi sanal dünyada da vazgeçilmez pazarlama yöntemlerinden biridir. Bu sebeple dijital reklamlara önem verilmelidir. Hedef kitlenin en çok ziyaret ettiği sitelerde reklamların yayınlanması sağlanmalıdır. Google reklamları, bu anlamda en pratik reklam türüdür. Satışa sunulan ürün veya hizmetin, hedef kitleye iletilmesi için özel bir algoritma ile çalışan Google reklamları, anahtar kelimeler üzerinden hedef kitleye ulaşır.

12. Mobil uygulama: Mobil e-ticaret pazarı veya “m-ticaret”, her geçen gün artan bir ivme ile rağbet görmektedir. Bu sebeple e-ticaret sitelerinin pazarlandığı bir mobil uygulama, satışları artıracak, firmaya prestij katacaktır. Cihaza uygun özelliklerde tasarlanan ve güncellenen mobil uygulamalar, e-ticaret sitesinin temasına uygun olarak tasarlanabileceği gibi farklı bir tema ile de sunulabilir. Ürün veya hizmetlere her ortamda ulaşmanın aracısı olan mobil uygulamalar, marka sadakatine katkı sağlar.


E-TİCARET YÖNTEMLERİ:


1. Sosyal Medya Üzerinden Satış

 

Sosyal medya platformları, günümüzde sadece insanların iletişim ve etkileşim geliştirdiği mecralar olmaktan çıkmıştır. Artık her bir sosyal medya platformu bir pazaryeri ve dijital pazarlama mecrası haline gelmiştir. Sosyal medya üzerinden satış yapmak günümüzün en popüler e-ticaret faaliyetleri arasında yer almaktadır. Hem firmalar hem de özel kişiler bu platformlarda satış yapabilmektedir. Adeta çevrimiçi alışveriş sitesine dönen sosyal medya, her tüketici profiline hitap etmektedir.

Sosyal medyadan e-ticarette ağırlıklı olarak Instagram ve Facebook kullanılmaktadır. Ürün reklamları ve marka işbirlikleri açısından ideal bir ortam sunan sosyal medya, çeşitli ticari anlaşmalara da zemin hazırlamaktadır.

Sosyal medya hesabının takipçi profili, doğrudan potansiyel müşteri içgörüsü vermektedir. Instagram ve Facebook kanallarından reklam verilebilmektedir veya hesaplara reklam alınabilmektedir. Yeni nesil e-ticaret kanalı, özellikle dinamik ve genç nüfusa hitap etmektedir. Adı geçen sosyal medya platformlarının otoriteleri de sponsorlu paylaşımlarla sosyal medya üzerinden satışları desteklemektedir.

15 Mart 2019 tarihinde 7162 Sayılı Gelir vergisi Genel Tebliğinde “İnternet ve Benzeri Elektronik Ortamlar Üzerinden Yapılan Satışlarda Esnaf Muaflığı” bölümüne işyeri açmaksızın internet ve benzeri elektronik ortamlar üzerinden satış yapmakla ilgili bazı düzenlemeler yapılmıştır. Esnaf muaflığı, sosyal medya üzerinden satışlara da olumlu etki sağlamıştır. Böylece evde veya atölyede herhangi bir ürün üreten kişiler internet ortamında vergiden muaf olarak satış yapabilmektedir. Ancak her satış esnaf muaflığına dahil değildir. Esnaf muaflığı kapsamındaki faaliyetler dışındaki hazır ürün alınıp satılması vergi mükellefiyeti gerektirmektedir.


2. Pazaryerleri Üzerinden Satış

 

Çevrimiçi pazaryerleri, son yılların en popüler e-ticaret platformları arasında yer almaktadır. Bu platformlar, ticari işletmelere online mağaza açarak, ürünlerini satışa sunma fırsatı vermektedir. Bu alanlarda satış yapmak için farklı oranlarda komisyon ödemek gerekmektedir. Çevrimiçi pazaryerlerinin ödeme alma ve ödeme yapma kriterleri farklılık göstermektedir. Pazaryerleri üzerinden satış yapabilmek için ticari bir kimliğe sahip olmak gerekmektedir. Gerekli şartları karşılayabilen firmalar, e-ticaret sitesi üzerinde mağaza açarak satış yapabilmektedir.

Çevrimiçi pazaryerleri özellikle küçük işletmeler veya e-ticaret sitesi açma ve yönetme konusunda yeterli sayıda personel barındıramayan işletmeler için büyük avantajlar sağlamaktadır. Örneğin; Kars’taki bir giyim mağazası Edirne’deki tüketiciye ürün satabilmektedir. Farklı yerlerde fiziksel mağaza maliyetlerine katlanmadan ürün pazarlama imkanı vermektedir. Böylece çok geniş bir kitleye ulaşılabilmektedir. Bu pazaryerlerinde mağaza açmanın maliyetleri çok düşüktür. Bunların dışında rakip firmaları gözlemleme yaparak satış stratejisi belirleme fırsatı vermektedir.

Çevrimiçi pazaryerlerinin dezavantajları da vardır. Açılan her mağaza için aylık komisyon veya mağaza bedeli ödemek gerekmektedir. Ayrıca, hedef kitle ile birlikte her kesimden tüketici aynı ortamda ürün aramaktadır. Bu sebeple bu pazaryerlerinde ön sıralara çıkmak için reklam ücretleri ödenmesi gerekmektedir.



3. Kendi E-ticaret Siteniz Üzerinden Satış

 

Dünyada hızla büyüyen çevrimiçi satış pazarı, firmaları özel e-ticaret sitesi kurmaya zorlamaktadır. Bir e-ticaret sitesi kurarak internetten satışa başlamak için bazı koşulların yerine getirilmesi gerekmektedir.

Bu temel koşullar şunlardır;

• Bütçe: E-ticaret için bütçe planlaması yapılmalıdır. İnternet sitesi altyapısı, dijital reklam çalışmaları, ödeme kanalları, kargo ve tedarikçi maliyetleri göz önünde bulundurulmalıdır.

• Sanal pos: E-ticaret sitesi kurmak için vergi mükellefi olmak yani şirket kurmak gerekmektedir. Fatura kesebilmek ve satış ödemelerini alabilmek için de sanal pos başvurusu yapılmalı; alternatif ödeme yöntemleri değerlendirilmelidir.

• Alan adı: E-ticaret sitesi için dikkat çekici veya sektöre uygun bir alan adı belirlenmelidir. Telaffuzu kolay, akılda kalan ve taklit olmayan alan adı satışlarda olumlu etki yapmaktadır.

• Altyapı: İnternet sitesinin altyapısı, e-ticaret için büyük önem arz etmektedir. Ödeme sistemlerinin entegre edilmesi, Arama Motoru Optimizasyonu (SEO) ve sitenin mobil cihazlarla uyumu gibi birçok uygulama ve araç e-ticaret için vazgeçilmez faktörler arasında yer almaktadır.

• Ürün: İnternetten satışı yapılacak ürün ya da ürünler belirlenmelidir.

• Plan: E-ticaret sitesi üzerinden satış bir plan çerçevesinde yapılmalı; kampanya dönemleri belirlenerek, ürün fiyatlandırmasından stok takibine kadar geniş bir iş planı oluşturulmalıdır.

• Takip: E-ticarete başlamak ciddi bir takip gerektirir. Sitenin yönetim, performans takipleri, rakiplerin sitelerinin takipleri ve e-ticaret sektöründeki yenilikler takip edilerek, e-ticaret sitesinde güncellemeler yapılmalıdır.

• Pazarlama: E-ticaret sitesinin bilinirliği ve satışların artması için pazarlama önemli bir kalemdir. E-ticaret sitesinin dinamikliği ve tüketici trafiği için dijital pazarlama yöntemlerine başvurulmalıdır. Bu çalışmalar geleneksel reklam uygulamaları ile de yapılabilir. 


4. Drop Shipping

 

Drop Shipping, “stoksuz satış” demektir. Ürün satışı için stok tutulmaz. Bunun yerine gelen siparişler tedarikçi firmaya yönlendirilir ve ürünler tedarikçinin deposundan müşteriye ulaştırılır. Düşük sermaye ve işletme giderleri olan Drop Shipping, özellikle e-ticarete yeni başlayan yatırımcılar veya girişimciler için ideal bir e-ticaret satış alternatifidir.

Drop Shipping’de tüketicilere e-ticaret sitesi üzerinden farklı ürünler sunulur. Tüketici bir ürün satına aldığında satıcı firma siteden gelen siparişi tedarikçi firmaya yönlendirir. Tedarikçi de ürünü tüketiciye gönderir. Tedarikçi firma, satmak istediği ürünlerin görsel ve metinsel içeriklerini ve bilgilerini Drop Shipping satışı yapmak isteyen firmaya gönderir. Bu firma da kendi e-ticaret sitesine bu ürünün içeriklerini ekler.


KAYNAKÇA

https://www.statista.com/statistics/379046/worldwide-retail-e-commerce-sales/  (2014-2023'e yılları arasında dünya çapında perakende e-ticaret satışları – B2C E-Ticaret, Statista, 2020) (2)

TÜSİAD E-Ticaret Raporu-2019, “Online Perakendenin Toplam Perakende içindeki Payı (2018)” grafiği, s.35. (3)

17 görüntüleme0 yorum

Son Yazılar

Hepsini Gör

Son Paylaşılanlar

bottom of page